Hem sıvı hem de tablet formunda pek çok kolajen içerikli ürün piyasada bulunmaktadır.
Bu ürünlerden çoğu emilme kapasitesinin düşük olması nedeniyle etki gösteremez.
Çünkü :
– Molekül çapları gerekli emilim için çok büyüktür.
– Mide asidi nedeniyle yapıları zarar görür.
– Emilimleri sonrasında cildin dermis tabakasına ulaşamazlar.
Hayvansal ürünlerin doğal yoldan besin amaçlı kullanılması sonucu elde edilen kolajen hidrolize edilmemiş kolajendir.
Hayvansal ürünlerin kaynatıldıktan sonra jelatinin besin amaçlı kullanılması sonucu elde edilen kolajen de yine hidrolize edilmemiş kolajendir.
Vücut tarafından en kolay kullanılabilir kolajen hidrolize kolajendir.
Hidrolize kolajenin % 90’ından fazlası içimi sonrasındaki altı saat içinde emilir. Bu, biyolojik kullanılabilirlik (=biyo yararlanılabilirlik) denilen tanımın varlığı anlamına gelir; Peptidler, ara sindirim ve emilim adımları olmaksızın vücutta kullanım için daha uygundur.
Biyo Yararlanabilirlik
Biyo yararlanabilirlik tüm besin takviyelerinin etkilerinin derecelendirilmesinde kullanılan en önemli koşuldur. Sadece kolajen içerikli ürünlerde değil, tüm besin takviyelerinde…
• Biyo yararlanabilirlik ürün içeriğinin hücresel seviyede nasıl etki yarattığının gözlenmesini sağlar.
• Biyo yararlanabilirlik kullanım sonrasında % olarak belirlenir. En yüksek yüzde en yüksek yararlanabilirliği gösterir.
• Hidrolize kolajenin biyo yararlanabilirliği % 90’dır.
• Hidrolize olmayan kolajenin ki ise sadece % 5’dir.
Hidrolize Kolajen
Emilimi en yüksek olan kolajen formu hidrolize kolajendir. Bu hidrolize kolajen peptidleri kolajen moleküllerinden çok daha küçüktür.Son derece hızlı şekilde emilimleri gerçekleşir.Kan dolaşımına geçmesini takiben dermis tabakasında varlık gösterirler.
Kolajen peptitler saf bir protein kaynağıdır. Bu peptidler üretilirken seçilen kolajen kaynağı bir memelinin hücre dışı matriks proteini olduğunda son derece yüksek faydalanma mümkün olur.
Bu teknolojinin anahtarı, kolajeni spesifik peptidlere ayırmak için kullanılan enzimatik basamaktır.